Kırgınlık Mesajları

2025, Sizler için aşağıda birbirinden güzel paylaşılacak Kırgınlık Mesajları bir araya getirdik. Kırgınlık Mesajları Kısa, etkileyici, anlamlı ve çok güzel sözlerle sevginizi ifade edebilir, duygularınızı en özel şekilde paylaşabilirsiniz. Bu sözleri Instagram, WhatsApp, Facebook, X gibi sosyal ağlarda sevdiklerinizle paylaşarak beğeni toplayabilirsiniz.



Ne kadar iyileşirse iyileşsin bir kere kırılınca bir daha ki sefere sakınıyor insan kendisini.
Kendime tüm yalanlarım tükendi! Yeni yalanım ol, tut elimden kandır beni.
Hıçkıra hıçkıra ağlattın ya beni ölsem de unutmam seni.
Ve her şey bir gün biter. İnsan en başta bunu kabullenirse daha sonrasından güçlü olabiliyor.
Birçok kişinin hayaliyken, senin gerçeğin olabilirdim.
Kızgınlığım geçer de kırgınlığıma çare bulamadım.
Artık kopardığın papatyalara sorarsın ‘Hani sevecekti! ‘diye.
Eğer gerçekten önemseniyorsan, bir şekilde seninle ilgilenmenin bir yolunu bulur. Bahanelerle falan uğraşmaz.
Çiçekler rüzgârın şiddeti ile kızlar erkeklerin ihaneti ile sorarlar.
Oysa ne çok şey var sana diyemediğim, suskunluğumda.
Öfke, kızgınlık gelip geçiyor da kırgınlık hiçbir yere sığmıyor.
Birini gerçekten sevdin mi; Yaşı, ne kadar uzakta olduğu, boyu, kilosu sadece lanet birer sayıdır.
Yazıyorum, çünkü içimde susturamadığım bir ses var içimde.
Ben zamansız girdim hayatına, sense zamanla çıktın hayatımdan. Aramızdaki fark buydu sadece.
Eğilmedik, bükülmedik ama çok kırıldık.
Ben sadece sevmeyi biliyorum, unutmayı öğrenemedim.
Dal kırıldığı yerden, insan de kırıldığı kalpten koparmış.
Bir zamanlar yüzümdeki tebessümün sebebiydin oysa şimdi gözyaşlarımın.
Kırılmış bir kalp; yanmış kül olmuş evin, cepte kalan anahtarlarına benzer.
Ey can! Kimseyi kırma, sözden ağırı yoktur. Beden çok yükü kaldırır ama gönül her sözü kaldıramaz. Mevlâna
Ağladıktan sonra gider aynaya bakarsın, aslında olanlara değil de haline üzülürsün.
Belki de susmak, gerçeği anlatmanın tek yoluydu!
Ve bazen kırılıyor insan saç uçlarına kadar.
Bir hayal uğruna bin hayal kırıklığına uğradım. En sonunda öğrendi kalbim, kırıldığı halde atabilmeyi.
Ben kimseyi kırmadan yaşamaya, herkesin gönlünü hoş etmeye çalışırken hep kırıldım.
Kırdıysa sessiz kal. Sessizliğinden kırıldığını anlamıyorsa onsuz kal.
Bilirsin; kimsenin hakkı kalmaz kimsede. Ne bir milim ileri ne bir milim geri, tam beni kırdığın yerden kırarlar seni.
Bir süre sonra anladım ki; vazgeçilmez olan sen değilsin. Vazgeçmeyi bilmeyen benim.
Az önce oturma odasından mutfağa geçtim. Dönerken salona da bir göz attım. Eğlenceden öleceğim, çılgınlık diz boyu.
O da o kadar doğru bir seçim değilmiş demek ki. Boş ver be dostum.
Hadi elindeki bardağı yere at. Sonra özür dile. Onu kırmak istemediğini ve onunla tekrar su içmek istediğini söyle. Komik değil mi?
Kıskanılmaktan rahatsız olan birini hiç sevmeyin. Ne demek kıskanılmaktan rahatsız oluyor, sevilmekten de rahatsız olur o. Değer bilmez mal.
Sadece gelecekteki mutluluğumuzun hayalini kurarken gerçekten mutlu oluruz.
Hani derler ya; insan sevdiğine hiç kırılır mı diye? Aslında insan en çok sevdiğine kırılır!
Güvensiz kalplerimizi karakteri bozuk insanlara borçluyuz.
Sessizliğin duyulur bomboş odamda, dokunsalar ağlarım.
Halimi hatırımı sorma iyiyim buralarda. Biraz hatırım kaldı gitmelere, biraz da halim yok artık seni sevmelere.
Dokunma bana öyle çok kırıldım ki her kelimem bir yerini kesebilir.
Şimdi sen hangi yüzyıldasın sevgili? Ya erkenden gelip ölüyorum yine ya da geç kalıp yetişemiyorum sana.
Ücretsiz olmasına rağmen sevmesini beceremeyen insanlar var ne yazık ki.
Yeniden sevmeni istiyorum anladın mı yokmuşum gibi yeniden istemeni!
Kırıldım bir kere sana, kolay olmayacak benim için biliyorum ama baktığın ayna gibi kırdın beni bir daha aynı olmayacak gibi.
Sadece ben değil, hayallerim de sana kırgın.
Bazen kırılsam da susuyorum, Kırmaktan korktuğum için… Mevla kalbi kırık eylesin de Kalp kıran eylemesin.
Değmiyor bazen, uğruna yorulduklarımız. Nazım Hikmet
Benimle konuştun, benimle gülümsedin. Şimdi bunları bu kadar çabuk unutabiliyor olmandan nefret ediyorum.
Üşüyorduk, canımızı yakan insanlara bir daha sarıldık.
Gözlerimden tut da ciğerlerime kadar kırgınım. Can Yücel
Kızgınlık çok gürültülüdür, oysa kırgınlık ne kadar sessiz.
İnsanlara güvenmek mi bir daha? Şeytanın cennete girme ihtimali kadar az ve morgdan bir ceset alıp kalp masajı yapmak kadar saçma.