İğneleyici Mesajlar

Varlığım hissedilmeyebilir ama yokluğum koyar!

İnsanlar sahte olduktan sonra, biz gerçekleri yazsak ne yazar!

Neymiş efendim öyle hemen sevemezmiş. Vade farksız 12 taksit yapıyorum, öyle sever misin?

Peşinden koşacağımı düşünüyorsan, arkana bakma, hayal kırıklığına uğrarsın!

Bundan sonra ben tren gibi geçerim. Sen öküz gibi bakarsın.

Telefonu kedisinden daha akıllı olan insanlar var.

İnsanlar ikiye ayrılırlar; Yanında olmak için uğraşanlar, yerinde olmak için uğraşanlar.

Neden adam yerine koyduklarımı koyduğum yerde bulamıyorum.

Bazı insanlar yağmurda ters dönen şemsiye gibidir. En ihtiyacın olduğu zamanda çeker, giderler.

Kalpsizsin! Diyemem. Nefes alabildiğine göre mutlaka bir kalbin var. Zaten bu ruhsuzluğunla o kalp ancak nefes almana yarar.

Olmadı, olmuyor, olmayacak. Eminim ki, sen gibi bir adi bir daha doğmayacak!

Benim de ağır gelecek cümlelerim var da, söyleyecek acımasız bir kalbim yok.

Sana koskoca bir dünya bırakıyorum, beraber dönersiniz artık.

İtle köpekle uğraşacak olsaydık veteriner olurduk!

Seni o kadar çok sevmişim ki zamanında unutamıyordum ya şimdi? Evdeki köpeğime bakınca geliyorsun arada aklıma!

Kırdığın kalbin sahibine iyi bak yolun bir gün muhakkak ona çıkacaktır.

Gidişine illa bir isim koyulacaksa mal kaybı diyelim.

Her sabah uyandığında, ilk vicdanınla konuş. Bakalım rahat uyumuş mu?

Şimdiki aşklar narkotik baskını gibi: Yat yere! Yat yat yat.

İnsan bilmediği şeylerden korkar, senin bilinecek bir tarafın bile yok.

Gerçek buysa yaşıyorsak, Kader varda biz yazıyorsak, ben seni kaderime yazdım. İster siler gidersin, ister kalır ömür boyu seversin.

Sen ancak benim mazilerimdeki bir anı’nın sonundaki nokta olursun!

Bir zamanlar uğruna dünyaları yakardım, şimdi kibrit bile çakmam.

Aşk, kovalamaktan ibaret olsaydı kediyle köpek ilk sırayı alırdı!

Şans bize gülmez, arada bir sırıtır, biz de seviniriz!

Oturur sana şerefi anlatırdım ama kaybettiği bir şeyi dinlemek ağır gelir insana!

Sen kendini ne zannediyorsun ki? Yüreğimden başka kalacak yerin bile yok!

Yavşak insanları sevenler, babalara geldiklerinde ağlamaya hakları yok!

Gideceğin yere beni de götür sevgili sorana başımın belası dersin!

Hayatımdaki ‘Geri Dönüşüm Kutusu’ hiç açılmaz benim. Tek bildiğim, bir kerede sildiğim!

Gereğini yapabilmeye yüreğin yoksa eğer; dile getirmeye de tenezzülün olmamalı!

Ağırlık adam olmaya yetseydi, tüm taşlar adam olurdu.

Dansözlerin bir özelliği kalmadı artık, piyasa zaten kıçı başı ayrı oynayanlarla dolu!

İnkâr edemem, güzel günlerimiz de oldu tabi. Ama ne yalan söyleyeyim, hepsi ölmüş birinin doğum günü gibi!

Bir gün pişman olup da dönersen geri, gönül kapım açık ama n*h girersin içeri!

Ayrılıklar belini büksün sözlerim yüzünü güldürmesin! Sana son sözüm sende yaşa benim yaşadığımı kucak dolusu acılarla!

Eğer ikiyüzlü olacaksan, en azından birini sevimli yap!

Gel bu gece kaybettiklerimize içelim; ben sana, sen şerefine!